Ece Erken hakim karşısında! Bu davanın arkasındayım

Beşiktaşın eski yöneticisi avukat Şafak Mahmutyazıcıoğlu cinayeti davasında, şarkıcı Seren Serengilin tanık olarak dinlenmesi için duruşmaya zorla getirilmesine karar verildi. Mahkeme Fikret Ormanın tanık olarak dinlenmesi talebinin ise reddine karar verdi.

Ece Erken hakim karşısında! Bu davanın arkasındayım
07 Kasım 2022 - 21:51

 

“MÜVEKKİL GÖRÜŞMELERİ YAPACAKTI”

İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın bugün yapılan duruşmasında 7 tutuklu sanık ve bazı tutuksuz sanıklar katıldı. Ece Erken ve Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun ağabeyi Celal Mahmutyazıcıoğlu’da duruşmada hazır bulundu. Duruşmada ilk olarak önceki duruşma bayıldığı için ifade veremeyen Ece Erken’in ifadesi alındı.

Şafak Mahmutyazıcıoğlu ile olay günü birlikte olduklarını anlatan Erken, “Akşam restorana gidip bir takım müvekkil görüşmelerini yapacağını söyledi. Kimle buluşacağını söylemedi sadece alacak verecek konusu olduğunu söyledi” dedi.

 

Ece Erken hakim karşısında Bu davanın arkasındayım
 

 

“SESİ ÇOK NEŞELİYDİ”

Daha sonra Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun kendisini eve bırakıp restorana gittiğini söyleyen Erken, “Gece 00.00’a kadar mesajlaştık. Daha sonra Fikret Orman’ın ayrıldığını söyledi. Ben de kendisini telefonla aradım. Sesi çok neşeli geliyordu. Konuşup kapattık. Sonra beni ağabeyi aradı. ‘Şafak yanında mı?’ dedi. Hayır deyip Şafak’ı aradım. Açmadı. Murat’ı aradım o da açmadı. Sonra Murat beni arayıp, ‘Abla biz vurulduk’ dedi. Hastaneye gittim ve öldüğünü öğrendim” dedi.

 

“SEREN SERENGİL DE ŞAHİTTİR”

Sanıklar tarafından Mahmutyazıcıoğlu’nun tehdit edildiğini Rober Güler’den öğrendiğini söyleyen Ece Erken, “Olaydan sonra Fatih Sipahi (Sanık) beni aradı. Bu insanlar Şafak’ı restoranda görünce gidip silah almışlar ve Şafak’ı vurmuşlar. Planlı ve organize bir şekilde yapıldığını söyledi. Bu konuşma üzerine ben de organize şubeyi aradım. Bu konuşmaya Seren Serengil de şahittir” dedi.

Şoför cinayeti anlattı! Ece yenge aradı Şafak ağabey ‘15 dakikaya geliyorum’ dedi
 

 'BURADA HERKES ÇOK KİBAR. SANKİ EŞİM ÖLDÜRÜLMEMİŞ YERLERDE SÜRÜKLENMEMİŞ'

Geçen duruşma olduğu gibi şimdi de iyi olmadığını ancak, dik durmaya çalıştığını söyleyen Erken, "Davamın arkasında duracağım. Eşimin küfürbaz olduğu söylenmiş. Eşim çok kibar bir iş insanıydı. Asla küfürbaz değildir. Olay günü alkol aldığı söyleniyor. Eşim ameliyat olacaktı, asla alkol almıyordu. Birçok insan ifadesini değiştirdi ama, ben bir kadın olarak bu davanın arkasındayım. Benim eşim canice, hunharca öldürüldü. Benim eşim mesleğini icra ederken öldürüldü. Benim güvencem önce Allah, sonra sizsiniz. Sonuna kadar şikâyetçiyim. Burada herkes çok kibar, çok efendi. Sanki benim eşim öldürülmemiş yerlerde sürüklenmemiş gibi davranılıyor. Benim kocam öldü, ben eksiğim, ben kırmızı reçeteli ilaçlarla ayakta duruyorum, uyuyamıyorum. Bir insan öldü, bundan bu kadar rahat bahsediyor olmaları, çok canımı yakıyor" dedi. 


Şafak Mahmutyazıcıoğlu'na saldırı anı ortaya çıktı

Ece Erken’in ardından söz alan avukatı da Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun olay günü hareketlerini etkileyecek kadar alkol alıp almadığının sorulması için Fikret Orman’ın tanık olarak dinlenmesini talep etti.


Ece Erken hakim karşısında Bu davanın arkasındayım

Beşiktaş’ın eski yöneticisi ve Ece Erken’in eşi avukat Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun, 27 Ocak’ta ortağı olduğu Yeşilköy'deki CUNDALI balıkçı restoranında vurularak öldürülmesine ilişkin Bakırköy 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın bugünkü duruşmasında, 7 tutuklu sanık cezaevinden getirilirken bir kısım tutuksuz sanık ve taraf avukatları ile Mahmutyazıcıoğlu’nun ağabeyi Celal Mahmutyazıcıoğlu duruşma salonunda hazır bulundu. Ece Erken’in ifadesi verdiği duruşmada, tanıklar dinlendi.

“BİRİ ŞAFAK’I ÇEKERKEN, BİRİ VURUYORDU”

Cinayetin işlendiği sırada orada bulunan Mahmutyazıcıoğlu’nun arkadaşı Ümit Onat, şunları söyledi:

* “Olay akşamı Şafak Mahmutyazıcıoğlu ve Fikret Ormanı gördüm, yanlarına oturdum. Daha sonra Fikret Orman ayrıldı. Bir süre sonra benim arkadaşlarım geldi, başka bir masaya oturdum. Sonra iki kişi geldi, Şafak ile görüşmek istediler. Ne kadar süre sonra bilmiyorum. Silah sesi duydum. Şafak dizlerinin üzerinde benim masama doğru, emekler vaziyette geliyordu. Vurulduğu belliydi. Şafak’ı çekiştirdiler.

* Sanığın Şafak’a 3 el ateş ettiğini gördüm. Olay yerinde iki kişi vardı, biri Şafak’ı çekerken biri vuruyordu.  Bir süre sonra gittiler ben hemen Şafak’a koştum. Arkadan önden kurşun çıkışı var mı kontrol ettim. Sonra hastaneye kaldırdık. Orada Şafak’ı hiddetle çekme durumu vardı. Benim düşüncem bu. Onu kurşunlardan korumaya yönelik yapılmış bir hareket değildi. Şafak yerdeyken asla küfür etmedi. Bırakın konuşmayı hareket etmeye dahi mecali yoktu.”

“OLAY SEKEN KURŞUNDAN DOLAYI MEYDANA GELDİ”

Sanık Ali Yasak, tanık ifadesine karşın, “Ben maktulü korumak amaçlı çektim. Eğer öldürme niyetim olsaydı, kafasından vururdum. Ben kardeşime ‘Yapma yeter artık’ dedim. Hareket dahi edemeyen bir adama ne yapabilirdim? Kardeşimin amacı da öldürme değildi, olay seken kurşundan dolayı meydana geldi. Benim orada maktulü çekmemi nasıl bekleyebilirsiniz. Bir insanın ölmesini istediğiniz zaman yerde mi sürüklersiniz? Ben mekana girdikten birkaç dakika sonra olay meydana geldi. Geldiğimde maktul küfrediyordu. Ben sürüklerken de kazağından tuttum, çekmeye çalıştım, uzaklaştırmaya çalıştım. Napayım 130 kilo insanı sırtıma mı atsaydım” dedi.

“O MASADA ALKOL ALINMADI”

Bir diğer tanık maktul Mahmutyazıcıoğlu’nun arkadaşı Serkan Yazıcıoğlu, “Biz o gün Şafak ile yemek için buluştuk. Sonra bizim masaya 2 kişi geldi. Şafak, ‘Ben tanıyorum, yabancı değiller’ dedi. Masaya oturmak istediler.

Şafak ‘Siz arka masaya geçin, geliyorum’ dedi.

Sonra bir şeyler oldu, yan taraftan birisi ‘Yat abi yere’ dedi. Ben de yere yattım. Kalktığım da Şafak vurulmuştu. Fatih Doğan isimli gazeteci bir arkadaşımız da vardı masada. Şafak o kişileri tanıdığı için, özellikle ne konuşuyorlar diye dikkat etmedim. Biz aslında daha erken kalkacaktık ancak, Şafak, ‘Biraz daha oturun’ deyince oturduk. O masada alkol alınmadı. Şafak biz alkol almadığımız için bize ayıp olmasın diye alkol almadı. Ben olayları masanın altında olduğum için görmedim. Buradaki sanıklardan hiç birini hatırlamıyorum. Ben masanın altından çıkarken olay bitmişti” dedi.

Ece Erken tanıkların dinlendiği esnada zaman zaman gözyaşlarına hakim olamadı.

SEREN SERENGİL’E ZORLA GETİRİLME KARARI

Mahkeme heyeti tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına, Seren Serengil’in tanık olarak dinlenmesi için, bir sonraki celse zorla getirilmesine Fikret Orman’ın tanık olarak dinlenme talebinin reddine karar vererek duruşmayı erteledi.

İDDİANAMEDEN 

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianamede, olay şöyle aktarıldı:

* “Bakırköy’de Ahmet Yosunlu adına kayıtlı olan bir daire, satışı için emlakçılık yapan sanık Kerem Öztürk’e devredildi. Öztürk bu daireyi satmak için müşteri ararken, apartmanın en üst katında oturan müşteki Suphi Malgaz ile daireye müşteri bulunması konusunda anlaştı. Suphi Malgaz, Kerem Öztürk’e 1 milyon 450 bin TL karşılığı daireyi alacak bir arkadaşı olduğunu söyledi. Daireyi Malgaz, 1 milyon 650 bin TL’ye satarak, alıcıdan 170 bin TL komisyon almış oldu. Sanıklar Kerem Öztürk ile Gökhan Karakan bu durumu öğrendikten sonra Malgaz’a bu miktarı kendilerine ödemesi gerektiğini söyledi.

* Taraflar bir anlaşmaya varamayınca sanık Gökhan Karakan, Malgaz’ı öldürtmekle tehdit etti. Gökhan Karakan, sanık Seccad Yeşil’e ulaşarak söz konusu parayı tahsil etmesini istedi. Seccad Yeşil, arkadaşı olan sanık Kadir Yasak’a durumu anlattı. Yasak, Suphi Malgaz ile bir buluşma teklif etti. Bakırköy’de bir restoranda gerçekleşen görüşmede, Şafak Mahmutyazıcıoğlu Suphi Malgaz’ın yanında geldi. Mahmutyazıcıoğlu’nun Malgaz’a destek olması nedeniyle, Kadir Yasak ve Seccad Yeşil söz konusu parayı alamadı. Sanıklar Kadir Yasak ve Seccad Yeşil bu nedenle maktul Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nu hedef alarak, 27 Ocak’ta cinayeti işledi.”

İddianamede, sanıklar Ali Yasak ve Abdulkadir Kara hakkında 4 ayrı suçtan ağırlaştırılmış müebbet ve toplam 3 yıl 9’ar aydan 12 yıl 6’şar aya kadar hapis cezası istendi. Sanıklar, Kadir Yasak, Seccad Yeşil, Serkan Dakman, Fatih Okan Kodak, Burak Otçuoğlu ve Uğurcan Bilge hakkında ise 3 ayrı suçdan ağırlaştırılmış müebbet ve toplam 3 yıl 9’ar aydan 10 yıl 6’şar aya kadar hapis cezası ile cezalandırılmaları talep edildi. Sanıklar Gökhan Karakan ve Kerem Öztürk hakkında 3 ayrı suçtan ağırlaştırılmış müebbet hapis ile toplam 3 yıl 9’ar aydan 10 yıl 6’şar aya kadar hapisle cezalandırılmaları istendi. Diğer 9 sanık için de ‘Suçluyu kayırma’ suçundan değişen oranlarda hapis cezası istendi.


YORUMLAR

  • 0 Yorum